Küresel borsalar bu yıl yapay zekâ rallisiyle flaş bir yükseliş yakaladı. Ancak uzmanlar bu yükselişler sırasında borsaları ilgilendiren 4 önemli riskin görmezden gelindiğini söylüyor.
Yapay zekânın yükselişi konusundaki yatırımcı heyecanı ABD ekonomisinin bugün karşı karşıya olduğu bazı riskleri gizliyor olabilir.
İş ve finans dünyası OpenAI firmasının yapay zekâ sohbet uygulaması ChatGPT’nin sansasyonel çıkışının ardından teknoloji hisselerin yükselişi ile çalkalandı. Yapay zekâ ile ilişkisi olan teknoloji hisseleri ciddi yükselişler kaydederken büyük teknoloji devlerinin CEO’ları ise cüzdanlarını şişirdi.
Ancak Insider’In haberine göre tüm bu ralli atmosferinin ardından bazı kasvetli gerçekler var. ABD ekonomisi borsalardaki yükseliş eğilimiyle keskin bir tezat durumunda gözüküyor.
Haberde yapay zekâ rallisinin gölgesinde ABD ekonomisinde görülen 4 büyük riske dikkat çekiliyor:
Yüksek faiz oranları
ABD Merkez Bankası (FED) son 15 ay içerisinde faiz oranlarını 500 baz puan artırdı. Bu rakam tarihi seviyelere çıkan enflasyonu kontrol altına almak için gerçekleştirilen son 40 yılın en yüksek artışını işaret ediyor. ABD’deki gösterge oranlar şu anda Küresel Finans Krizi’nin patlak vermesinden kemen önceki 2007 tarihinden bu yana en yüksek seviyede.
Enflasyonu büyük ölçüde düşürmeyi başaran FED son toplantıda faiz oranlarını değiştirmemiş olsa da yıl sonuna kadar iki kez daha 25 baz puanlık artış yapabileceğinin sinyalini verdi. ABD tüketici fiyatlarındaki yıllık artış geçen yılki %9,1’lik seviyeden %4’e kadar düştü. Ancak bu oran bile FED’in hedef enflasyon seviyesi olan %2’nin iki katı.
Söz konusu tablo birçok piyasa uzmanına göre ekonomik gerileme riskini artırıyor. Daha yüksek borçlanma maliyetleri bankacılık sektörü ve ticari emlak piyasası da dahil olmak üzere ABD ekonomisinin faiz oranlarına duyarlı sektörlerine halihazırda ciddi bir zarar vermiş durumda.
Bazı yatırımcılar FED’in para politikasını sıkılaştırmaya devam etmesi durumunda ABD borsalarının da zarar göreceğinden endişe duyuyor. Bu sebeple ayı piyasası yatırımcıları Wall Street’teki boğa piyasasına rağmen hisse senetlerine karşı 1 trilyon dolarlık açığa satış hamlesi gerçekleştirdi.
Resesyon riski
Yüksek faiz oranları ve kalıcı enflasyon beklentileri Elon Musk ve Nouriel Roubini gibi isimlerin yanı sıra JPMorgan gibi Wall Street bankalarını da yaklaşmakta olan ABD resesyonu konusunda uyarılar paylaşmaya teşvik etti.
Bizzat FED’in resesyon modeli dahi ABD ekonomisinin Mayıs 2024’e kadar bir ekonomik gerileme yaşama olasılığını %70 olarak hesaplıyor.
OANDA’nın Kıdemli Piyasa Analisti Kelvin Wong olası bir resesyonun yapay zekâ rallisi için engel oluşturabileceğini söyledi.
Wong, “Genel olarak daha uzun süreli yüksek faiz ortamı nedeniyle fonlama maliyetlerinin yükselişi ve yaklaşan bir küresel resesyon bileşimi şirketlerin kâr marjları üzerinde aşağı yönlü baskı oluşturabilir. Diğer tüm göstergelerin eşit olduğu göz önüne alındığında, böyle bir senaryo muhtemelen şirketlerin bütçeleri ve teknoloji donanımı, yazılım güncellemeleri talebini kısıtlayacaktır. Böyle bir durum şu anda görülen yapay zekâ iyimserliğine sönümleyici bir etki bırakabilir” dedi.
Ticari gayrimenkul krizi
ABD’de bir ticari gayrimenkul krizi patlak veriyor olabilir. Yüksek faiz oranları kredi sahiplerini sıkıştırdığından on milyarca dolar değerindeki gayrimenkul varlıkları haciz riski taşıyor.
Kredi sahiplerinin ipotek ödemelerini yapamadığı için satışa zorlanan mülklere soruncu CRE varlıkları deniyor. MSCI Reel Varlıklar raporunda sorunlu CRE varlıkları ilk çeyrekte %10 artarak yaklaşık 64 milyar dolara yükseldi. Rapor 155 milyar dolar değerinde daha fazla varlığın da risk altında olduğu belirtiliyor.
ABD Mortgage Bankacılar Birliği’ne göre, sorunlu CRE borçları 2023’ün ilk üç ayında %3’e yükseldi.
ABD’li ticari mülk sahipleri, geçtiğimiz yıl boyunca, FED’in enflasyonu kontrol etmeyi agresif faiz artışlarıyla mücadele etti. Mülk sahipleri faiz artışları nedeniyle ödemeleri karşılayabilme yetenekleri konusunda sorun yaşadı. Kredi şartlarının sıkılaşması ve evden çalışma trendlerinin de yaygınlaşması sektör için daha fazla baskı anlamına geliyordu.
Son aylarda bankacılık sektöründe yaşanan kaosun ardından ticari gayrimenkullerin kargaşaya sürüklenme riski taşıyan bir sonraki sektör olacağı öngörülüyor.
Çin ekonomisinin yavaşlaması
ABD ekonomisi sadece iç ekonomik sorunlarla dağıl aynı zamanda dış kaynaklı risklerle de karşı karşıya. Bu risklerin en önemlisi ise Çin’deki ekonomik büyümenin yavaşlaması.
Bir yılı aşkın süredir devam eden Pekin hükümetinin katı sıfır-Kovid politikası bu yıl sona erdi. Ekonomistler de Asya ekonomisinin bu yıl güçlü bir geri dönüş yaşayacağı konusunda umutluydu. Ancak gerçekler beklentilerin çok uzağında kaldı.
Insider’ın haberine göre analist Linette Lopez Çin ekonomisinde ticaretin yavaşlaması, zayıf sanayi üretim rakamları ve borç birikmesi herkesin beklediğinden daha büyük bir seviyede olduğunu belirtiyor. Lopez’e göre bu Wall Street için de önemli bir sorun.