Küresel yatırımcılar enflasyondaki küçük sayılabilecek bir düşüşle birlikte ralli havasına girdi. Ancak Barrons yazarı Randall W. Forsyth’e göre FED’in 4 kez faiz indirimi yapmasını beklemek için çok erken.
ABD tüketici fiyatlarının ekim ayında ekonomistlerin beklentilerine göre sadece %0,1 daha az yavaşlamasına rağmen hisse senetlerinde ve tahvillerde görülen sert yükselişler bazı borsa uzmanlarında endişeye yol açıyor. Zira aynı rapora göre aylık bazda manşet TÜFE verileri değişmedi ve aslına bakılırsa gıda ve enerji fiyatlarının dışarıda tutulduğu çekirdek enflasyon verileri aylık bazda %0,2 arttı.
Barron’s yazarı Randall W. Forsyth konut harcamalarının düşmesiyle enflasyonun ekim ayında sıfıra indiğini belirtiyor. Forsyth bir yıl öncesine göre ölçüldüğünde, genel tüketici fiyatlarının %3,2 arttığını, çekirdek enflasyonun %4 arttığını ve çekirdek konut dışı enflasyonunsa sadece %1,4 arttığını hatırlatıyor.
Borsa yazarı enflasyon raporunu yorumlarken nüktedan bir dille, “Başka bir deyişle, yemek yemediyseniz, araba kullanmadıysanız veya elektrik, ısınma veya sıcak su için ödeme yapmadıysanız veya başınızın üzerine bir çatı koymadıysanız enflasyon ihmal edilebilir düzeydeydi” ifadelerine yer verdi.
Forsyth piyasalardaki ani değişiminse yatırımcı psikolojisine dair çok şey anlattığını söyledi. Amerikan halkı Aralık 2020’ye göre yuvarlak hesapla %18’lik fiyat artışı görüyor ve enflasyondaki artış oranının yavaşlamasını düşük enflasyonun bir kanıtı olarak görmeyi reddediyor. Wall Street ise enflasyondaki yavaşlamayı ABD Merkez Bankası’nın (FED) faiz artışlarının sonuna geleceği ve gelecek yıl faiz artışlarının başlayacağı öngörüsüyle okuyor.
CME FedWatch göstergesine göre vadeli işlem piyasalarındaki yatırımcılar son TÜFE rakamlarının ardından FED’in 2024’ün sonuna kadar dört kez 25 baz puanlık faiz indirimi yapacağını tahmin ediyor. Yatırımcılar gelecek yılın mayıs ayına kadar ilk faiz indiriminin geleceğini, temmuz ayında ikinci indirimin görüleceğini ve ardından eylül ortası ve aralık ortasında faiz indirimleri kararlarının alınacağını satın alıyor.
ABD borsalarının gösterge endeksi niteliğindeki S&P 500 Endeksi ise bu beklentilerin ardından %10 yükseldi. 10 yıllık ABD Hazinesi tahvil getirileri %5’lik zirveden yarım yüzdelik puan düştü. Macro Intelligence 2 Partners’ın raporunda ise, “Enflasyonun gerilediği ve reel ekonomik büyümenin güçlü kaldığı bir Goldilocks senaryosu bir kez daha baskın anlatı haline geldi” deniliyor.
Ancak borsa yazarına göre finansal koşulların gevşemesi, ekonominin gelecek yılın ilk çeyreğinde sadece biraz yavaşlayacağı ve FED’in enflasyonu daha fazla düşürme hedefinin engelleneceği anlamına geliyor. Dolayısıyla 2024’te FED’in faizleri indireceği beklentileri nedeniyle tahvil faizlerinde görülen düşüş aslına bakılırsa FED’in ve diğer para politikası yöneticilerinin faiz indirimlerini engelleyebilir.
PGIM Fixed Income’ın Baş Yatırım Stratejisti (CIO) Robert Tipp benzer şekilde %2’nin üzerinde kalıcı hale gelen enflasyonun FED’i piyasanın beklediği kadar indirim yapmaktan alıkoyacağını düşünüyor. Ayrıca, “devasa” bütçe açığından kaynaklanan kalıcı ABD Hazinesi’nin borçlanma ihtiyaçları, tahvil getirilerinin anlamlı bir şekilde düşmesini de engelleyebilir.
Tipp, getiri eğrisinin “normalleşmesini” ve uzun vadeli tahvil faizleri ile kısa vadeli nakit oranlarının mevcut seviyenin 50 ila 100 baz puan üzerinde olmasını bekliyor. BofA’nın fon yönetici anketlerine göre de uzun vadeli tahvillerin fiyatlarında faizlerin düşmesinden kaynaklı ciddi yükselişler öngörmüyor. Bu nedenle, FED faiz indirimi yapsa bile, tahvil yatırımcıları yalnızca faiz gelirlerinden getiri elde etmeyi beklemeli.
CIO bunun yerine hem yatırım yapılabilir hem de yüksek getirili tahvillerden elde edilebilecek kurumsal tahvil getirilerini tavsiye etti. Tipp ayrıca yüksek kaliteli teminatlı kredi yükümlülüklerinin de makul bir tercih olarak görüldüğünü belirtiyor. CIO kurumsal kredilerin getirilerinin, federal hükümetin büyük borçlanma ihtiyaçlarının bir sonucu olarak ABD Hazinesi tahvillerinden daha iyi performans gösterebileceğini söyledi.
Tipp’in önerdiği yöntem önümüzdeki yıl toplamda yüzde 1 puanlık faiz indirimi beklentileri göz önünde bulundurulduğunda aykırı bir strateji. Forsyth’e göre sabit getirili yatırımcılarının düşük vade ve daha yüksek getirilere vurgu yapan nispeten defansif fonları göz önünde bulundurmalarında da fayda var. Diğer bir deyişle yatırımcıların tahvil rallisinin devam edeceğine dair coşkularını dizginlemeleri gerekebilir.