Wall Street’in en büyük ayılarından biri olarak kabul edilen JPMorgan’ın küresel hisse senedi baş stratejisti Dubravko Lakos-Bujas, iki yıldır ilk kez borsada iyimser olmaya başladı.
JPMorgan‘daki stratejistler, Ekim 2022’den bu yana borsada düşüş eğilimindeydi. Ancak, bankanın küresel hisse senedi stratejisti Dubravko Lakos-Bujas’ın paylaştığı nota göre, bu durum değişiyor gibi görünüyor.
“Görüşümüzü nötrleştiriyoruz”
Insider’dan Matthew Fox’un haberine göre, Lakos-Bujas, bankanın yıl sonu S&P 500 fiyat hedefi olan 4.200 puanı, yani mevcut seviyelerden yüzde 27’lik dik bir düşüşü revize etmese de, yatırımcılara piyasada daha az düşüş eğiliminde olmalarını öneriyor. Lakos-Bujas, “Uzun defansif ve kısa döngüsel görüşümüzü nötrleştiriyoruz” diye yazıyor.
Fed’in faiz oranlarını düşürmesi ve Çin’in yeni teşvik önlemlerini uygulamaya koyması, Lakos-Bujas’ın hissiyatındaki değişimi yönlendiriyor. Lakos-Bujas, “Dünyanın en büyük ekonomilerinden gelen politika desteği, sıkı iş gücü piyasaları, devam eden hükümet açığı harcamaları ve hisse senetleri, kredi ve konutta rekor seviyelere ulaşan şaşırtıcı derecede dirençli ABD büyümesi zamanında geliyor” diye yazıyor.
Tüketici sağlığı ve kurumsal kazanç büyümesi
Banka ayrıca, Kovid’den bu yana servetlerine toplu olarak 50 trilyon dolar ekleyen ABD tüketicilerinin sağlam sağlığına da işaret ediyor.
Fed’den alınan verilere göre, ABD tüketicilerinin çoğunlukla hisse senetleri ve tahviller, evler ve nakitten oluşan yaklaşık 185 trilyon dolarlık varlığı ve sadece 21 trilyon dolarlık borcu var. Bu sağlıklı bir bilançoya karşılık geliyor.
Lakos-Bujas ayrıca, son iki yılda yüzde 3‘ten gelecek iki yılda yüzde 12’ye çıkması beklenen sağlam kurumsal kazanç büyümesinden de cesaret alıyor. Lakos-Bujas, “ABD’li şirketler, hisse geri alımları yoluyla hissedarlara vergi sonrası kar sağlamak yerine, vergi öncesi gelirlerini yatırım harcamalarına dönüştürmeye giderek daha fazla odaklanıyor. Bu da ekonominin canlanmasına yardımcı oluyor” şeklinde yazıyor.
Resesyon yakın vadede olası değil
Bunun bir kısmı yapay zeka teknolojisi patlaması tarafından yönlendiriliyor ve dev sermayeli teknoloji şirketlerinin Ar-Ge ve sermaye harcamalarını yılda 500 milyar doların üzerine çıkarması bekleniyor. Lakos-Bujas, “Bizim görüşümüze göre, bu itici güçler ABD İstisnacılığı ile birlikte düzensiz makro zayıflığı telafi etmeye yardımcı oluyor” diyor ve ekliyor: “Bunun bir dönüm noktası olduğunu varsaymak için henüz çok erken olsa da, özellikle şaşırtıcı derecede güçlü iş büyümesi ve işsizlik oranındaki düşüş, iş piyasasındaki yavaşlayan eğilimi bozduğundan yakın vadede bir durgunluğun olası olmadığını gösteriyor.”
Ancak Lakos-Bujas hisse senetleri konusunda tamamen iyimser değil. Stratejist, Kasım ayındaki Başkanlık seçimlerinin sonucunun piyasalara oynaklık enjekte edebileceği ve daha düşük faiz oranlarının özellikle finans sektöründe şirket karları için bir karşı rüzgar oluşturabileceği konusunda uyarıyor.