Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın insanlık adına tüm dünyaya önemli çağrılarda bulunduğu Birleşmiş Milletler (BM) 79. Genel Kurulu’ndaki hitabı, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından kitaplaştırıldı.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, Türkçe, İngilizce ve Arapça hazırlanan kitap, Cumhurbaşkanı Erdoğan‘ın, BM Genel Kurulu kürsüsünden dünyaya ve uluslararası topluma, vicdanları acıtan sorunlarla ilgili yaptığı önemli çağrıların gelecek nesillere rehberlik etmesini amaçlıyor.
Kitapta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Daha adil bir dünya mümkün” şiarıyla hakikatleri dile getirdiği konuşmasında, Gazze’de yaşanan katliamın yanı sıra birçok ülkenin dile getirmekten çekindiği, birçoğunun da sadece sessizce dillendirdiği sorunları hatırlattığı belirtiliyor.
Gazze’deki insanlık dramının fotoğraflarla gözler önüne serildiği kitapta, Erdoğan’ın konuşmasında, Filistin halkına yönelik zulüm sürdükçe Orta Doğu’nun kalıcı barış ve istikrara kavuşmasının mümkün olmadığını, acil ve kalıcı ateşkesin sağlanmasının, rehine-mahkum takasının gerçekleştirilmesinin, insani yardımların engelsiz ve kesintisiz olarak Gazze’ye ulaştırılmasının aciliyetini vurguladığına dikkati çekiliyor.
Kitapta, BM Genel Kurulu hitabında Erdoğan‘ın “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin resmen tanınması, terör örgütleri arasında ayrım yapılamayacağı, Karabağ’ın Azerbaycan toprağı olduğu gerçeği, Sudan’daki çatışmaların sona ermesi için daha fazla çaba sarf edilmesi gerektiği, Türkiye’nin Afrika ile dayanışma içinde olmayı sürdüreceği, Türk devletleri ile ilişkilerini ve işbirliğini daha da güçlendirileceği, sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşılması yolunda Türkiye’nin katkıları ve önerileri, İslamofobiyle mücadelede atılması gereken adımları, aile kurumuna yönelik saldırılara ve cinsiyetsizleştirme propagandalarına karşı Türkiye’nin mücadelesindeki kararlılığı” gibi konulardaki görüşleri ayrıntılı bir şekilde yer alıyor.
Kitapta tarihi hitabında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Dünya 5’ten büyüktür” diyerek uluslararası barış ve güvenliğin imtiyazlı 5 ülkenin keyfine bırakılmayacak kadar önemli olduğunu vurguladığı belirtiliyor.