Para ve sermaye piyasası oyuncularının, yani piyasada işlem yapan bireysel ve kurumsal yatırımcıların karar alırken kullandıkları yöntemlerden biri de temel analizdir. Kısa vadeli karar almak için kullanılan teknik analiz yöntemlerinin aksine temel analiz yöntemleri kullanılarak genelde orta ve uzun vadeli kararlar alınır. Bu yöntem elbette ki forex piyasasında da geçerlidir. Birçok paritede kaldıraçlı olarak işlem yapılan forex piyasasında, yatırımcılar hangi para biriminin değer kazanıp hangisinin değer kaybedeceğini bu yöntemleri kullanarak öngörebilirler. Temel analiz yöntemleri ile, bir ülkenin para biriminin etkilendiği verileri kullanarak, ileride hangi fiyat seviyesinde işlem görmesi gerektiği tahmin edilebilir. Bu verilerden birkaçı; ülkedeki enflasyon, ülkenin uyguladığı politika faizi veya ülkenin cari açık/cari fazla verisi gibi makroekonomik verilerdir.
Sadece ekonomik veriler değil, aynı zamanda bir ülkenin siyasi ve politik gelişmeleri de temel analiz kapsamına girmekte ve ilgili ülkenin para birimi üzerinde olumlu/olumsuz etkilere neden olmaktadır.
Temel analiz kullanarak bir parite üstünde örnek verecek olursak; örneğin Dolar TL paritesini ele alalım. Türkiye’nin ileri ki dönemde mevcut enflasyondan daha düşük bir enflasyon hedeflediğini ve ihracatını arttırmayı düşündüğünü, bunlarla beraber politika faizinde bir indirime gidebileceğini varsayalım. Aynı dönemde Amerika tarafında da olası bir faiz artırım sürecinin olduğunu düşünelim. Diğer değişkenleri sabit tuttuğumuzda ve yukarda belirttiğimiz hedefler doğrultusunda ilerlendiğini düşünürsek, doların değer kazanması ve aynı anda Türk lirasının değer kaybetmesi ve dolayısıyla Dolar TL paritesinin de yukarı yönlü hareket etmesi gerektiğini düşünebiliriz.