Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye ve Türk milleti olarak şayet bu topraklarda huzur ve güven içinde yaşamak istiyorsak yapacağımız iş bellidir. Güçlü bir savunma sanayiine güçlü bir orduya sahip olmalıyız” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Sakarya’da düzenlediği mitingde konuştu. Sakarya’ya verilen hizmetleri anlatan ve 31 Mart Seçimleri için destek isteyen Erdoğan, Türk savunma sanayisinin güçlenmesinin önemini anlattı. Erdoğan, Sakarya Büyükşehir ve ilçe belediye başkan adaylarını da tanıttı.
Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti;
Bu gece idrak edeceğimiz Ramazan-ı Şerif’in müjdecisi olan mübarek Berat gecenizi tebrik ediyorum.
Öncelikle sizlere olan teşekkür borcumuzu ifa etmek istiyorum. Geçen sene mayıs ayında tarihimizin en kritik seçimlerinden birini yaşadık. O gün yüzde 65’er oy oranıyla bize destek olan Sakaryalı kardeşlerimin her birine şükranlarımı özellikle sunuyorum. Cumhur İttifakı’nın örnek dayanışmasını sergileyen Sakarya inşallah 31 Mart’ta çok daha güçlü şekilde inanıyorum ki yanımızda yer alacaktır.
“Muhalefet öyle bir halde ki dünya yansa umurlarında değil”
Muhalefet partileri yaptıkları kongrenin üzerindeki şaibeleri, aday belirleme sürecindeki kirli pazarlıklar ve vahim iddialar izledi. Öyle bir haldeler ki dünya yansa, ülke batsa, kıyamet kopsa, millet feveran etse umurlarında değil. Kendi çıkarlarından, kendi şahsi kariyerlerinden başka hiçbir şeyi gözleri görmüyor. Aslında bunlar tek parti devrinden beri hep böyleydiler. Bunun için milletimiz rahmetli Menderes’ten merhum Özal’a kendi hayallerini paylaşan herkese sahip çıkmıştır. Biz de 21 yıldır ülkenin kalkınması ve gelişmesi için verdiğimiz mücadele ile farkımızı gösterdik. Şimdi de ülkemizi Türkiye Yüzyılı belediyeciliği ile mahalli idarelerde de dünyanın en üst ligine çıkarmak istiyoruz. Milletimizden 31 Mart’ta sandıkta desteği muhalefetin yaptığı gibi siyasi rant paylaşımı değil işte bu vizyonu hayata geçirme iradesi ile talep ediyoruz. Bugün sizlerin karşısına da aynı hissiyatla çıktık.
“Bu toprakları müdafaa için mücadele ediyoruz”
Sakarya, Türkiye’nin kalbi, Türkiye’de bulunduğu coğrafyanın kalbidir. Tarih boyunca tüm hükümdarların, tüm imparatorlukların gözü hep bu coğrafyada oldu. Boğaz’ları İstanbul’u, Anadolu’yu almak için çok kanlı savaşlar yapıldı. Bu bakımdan Anadolu sadece medeniyetler beşiği değildir. Aynı zamanda bir medeniyetler mezarlığıdır. Bu topraklarda nice devlet kuruldu, hüküm sürdü ve yıkılıp gitti. Nice kral, nice kumandan en son nefesini bu topraklarda verdi. Türk milleti olarak biz de Malazgirt’ten beri vatanımız olan bu toprakları müdafaa için mücadele ediyor, can veriyoruz. Bir asır önce Çanakkale’de ve milli mücadelede yüz binlerce vatan evladını feda ederek Anadolu’yu milletimizin mezarı haline getirmek isteyenlerin elinden kurtardık. Bayrağımız inmesin, ezanlarımız susmasın, mabedlerimizin göğsüne namahrem eli değmesin diye can verdik, ter döktük.”
“KAAN’la beraber yine gökyüzü ile buluştuk”
Son 40 yıldır da birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize kasteden bölücü terör örgütüne karşı mücadele yürütüyoruz. Terör örgütü askeriyle, polisiyle, kamu görevlisiyle, korucusuyla, kadını, yaşlısı, genci ve hatta bebeğiyle on binlerce insanımızı katlederek bizden kopardı. Çektiğimiz acıların, maruz kaldığımız ihanetlerin, ödediğimiz bedellerin haddi hesabı yok. Ama hamdolsun her karışı şehit kanlarıyla sulanmış bu cennet vatanı işgalcilere, hainlere, emperyalistlerin tetikçiliğini yapan teröristlere teslim etmedik. Bunları Cudi’de gömdük, bunları Tendürek’te gömdük, bunları Gabar’da gömdük bildiğiniz gibi artık içeride terör örgütleri kalmadı. Hepsi de terk ettiler. Son olarak güney sınırımız boyunca bir teröristan kurmaya teşebbüs ettiler. Gerçekleştirdiğimiz sınır ötesi harekatlarla bu senaryoyu da yırtıp attık. İnsansız hava araçlarımızla, SİHA’larımızla, AKINCI’larımızla bunları yok ettik. Bunları o mağaralarda yok ettik. Şimdi en son olarak ortaya hangi uçağımızı çıkardık? Şimdi de KAAN’ımızı çıkardık. KAAN’la beraber yine gökyüzü ile buluştuk.
“Türkiye her alanda güçlü olmak mecburiyetindedir”
Nerede bir terörist varsa buluyoruz başını eziyoruz. Arkalarında kimlerin olduğuna bakmadan son teröristi etkisiz hale getirene kadar bu mücadeleyi devam ettireceğiz. Tüm bu sürecin bize öğrettiği en önemli hakikat hazır ol cenge eğer ister isen sulhu salah yani barış ve huzur istiyorsan savaşa hazır olmalısın. Türkiye ve Türk milleti olarak şayet bu topraklarda huzur ve güven içinde yaşamak istiyorsak yapacağımız iş bellidir. Güçlü bir savunma sanayiine güçlü bir orduya sahip olmalıyız. Karada, denizde, havada sahip olacağız. Başka ülkeler için bunlar bir tercih olabilir ama Türkiye için her alanda güçlü olmak bir mecburiyettir. Aksi takdirde bizi düşmanlarımıza karşı ne uluslararası hukuk koruyabilir, ne mensubu olduğumuz ittifaklar koruyabilir, ne de acizliğin artık herkesin kabullendiği Birleşmiş Milletler koruyabilir. Bizi düşmanlarımıza karşı koruyacak olan tek şey bileğimizdir, kendi gücümüzdür, kendi imkan ve kabileyetlerimizdir.
“Zulmü durdurmak için kimse adım atmadı”
Diğer türlü bize bu coğrafyada nefes bile aldırmazlar. Bu gerçeği yakın çevremizdeki örnekleriyle acı bir şekilde görüyoruz. Bosna’da 30 yıl önce yaşanan katliamları hepimiz hatırlıyoruz. Avrupa’nın ortasında Boşnak kardeşlerimiz açıkça soykırıma uğradı. Batılı devletlerin ve kurumların kılı dahi kıpırdamadı. Irak’ta 2 milyon kişi resmen katledildi. Kimse dönüp bakmadı. Azerbaycan toprakları ve onun bir parçası olan Karabağ yıllarca işgal altında kaldı. Hocalı başta olmak üzere pek çok katliam yapıldı. Kimse harekete geçmedi. Suriye’de 1 milyon insan vahşice öldürüldü. 12 milyon insan göçe zorlandı. Zulmü durdurmak için kimse adım atmadı.
“Ne batı ne de BM, İsrail vahşetini engelleyecek çaba göstermedi”
Gazze’de 7 Ekim’den bu yana çoğu çocuk, kadın ve sivil 30 bin masum Filistinli şehit edildi. 70 binden fazla sivil yaralandı. Ne batılı güçle ne de Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi İsrail vahşetini engelleyecek işe yarar bir çaba göstermedi. Tam 140 gündür İsrail’in işlediği insanlık suçlarını sadece seyrediyorlar. Öyle ki Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi İsrail’e acil ateşkes çağrısı bile yapmıyor, yapamıyor. Kameralar önünde yasak savma kabilinden İsrail’i eleştiren batılı güçler işgalci İsrail ordusuna her türlü silah desteğini vermeyi sürdürüyor.
“Çeşit çeşit füze sistemlerine sahip olmak bizim için bir beka meselesidir”
Allah korusun yarın bizim başımıza da bir felaket gelse karşılaşacağımız manzara bundan farklı olmayacaktır. Aslında biz bunu da yaşadık. Suriye topraklarından ülkemize yönelik DEAŞ ve PKK tehditleri yoğunlaştığında müttefik dediğimiz ülkeler topraklarımızda konuşlu hava savunma sistemlerini söküp götürdüler. Terörle mücadelede ihtiyacımız olan silahları araç-gereci, mühimmatı vermediler. Hatta bugün dünyanın en büyük üretici ve ihracatçıları arasında olduğumuz tabanca almamıza dahi engel oldular. Sonra ne oldu? Biz tabancamızı yapmaya başladık. Onlar bizden şimdi tabanca istiyorlar. Dolayısıyla KAAN savaş uçağına, Anadolu Gemisi’ne, AKINCI’ya, KIZILELMA’ya, ANKA’ya, Fırtına Obüsleri’ne, Altay Tankı’na burada Sakarya’da çeşit çeşit füze sistemlerine sahip olmak bizim için bir beka meselesidir. Biz bunları yaptık. Şimdi onlar bizden istiyor. Dünyada 5’inci nesil savaş uçağı yapabilen 4 ülke arasına girmemizin gururunu yaşayamayanlar dönüp kalplerindeki millet sevgisini bir sorgulasın. Şayet bu savunma sanayii projelerini hayata geçirmemiş olsaydık Allah göstermesin bugün nasıl bir durumda olurduk düşünmek bile istemiyorum.
“Ülkemizin her karış toprağı yatırımlardan istifade ediyor”
Türkiye bugün bölgesel ve küresel bir güç hedefine sahipse gerisinde son 21 yılda ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmet alt yapısı var. Ülkemizin her şehri her karış toprağı bu yatırımlardan istifade etmiştir. Sakarya’da son 21 yılda 183 milyar liranın üzerinde yatırım yaptık. Eğitimde şehrimize 3 bin 642 adet yeni derslik kazandırdık. İkinci devlet üniversitesi Sakarya Uygulamalı Birimler Üniversitesi’ni kurduk. Gençlik ve sporda 14 bin 500 kişi kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları açtık. 28 bin kişi kapasiteli şehir stadyumu başta olmak üzere 88 spor tesisi inşa ettik. Sakaryalı ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza 4,5 milyar lira tutarında kaynak aktardık. Adalette, 20 bin metrekare açık ve 103 bin metrekare kapalı alana sahip yeni bir adliye sarayı yapıyoruz. Sağlıkta, bin 300 yataklı eğitim ve araştırma hastanesi başta olmak üzere toplamda bin 946 yataklı 23 hastanenin de aralarında olduğu 59 adet sağlık tesisini hizmete açtık. Yapımı süren bin yataklı Sakarya Şehir Hastanemizi inşallah en kısa sürede tamamlayıp hizmete açacağız.
“Sakarya’yı hızlı trenle buluşturduk”
TOKİ vasıtasıyla 8 bin 501 konutu tamamlayıp hak sahiplerine teslim ettik. Kentsel dönüşümde şehrimizde riskli yapı olarak belirlediğimiz bin 740 bağımsız bölümün dönüşümünü gerçekleştirdik. Şehrimizdeki 7 adet atık su arıtma tesisi ile belediye nüfusunun yüzde 98’ine hizmet veriyoruz. Sakarya’da 2 millet bahçesi yaptık. Ulaştırmada, 133 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol uzunluğunu toplamda 401 kilometreye çıkardık. Kuzey Marmara Otoyolu ile İstanbul’a ulaşımı kolaylaştırdık. Sakarya Üniversitesi,Demokrasi Meydanı Tramvay hattı için çalışmalarımız sürüyor. Sakarya’yı hızlı trenle buluşturduk. Şehir sınırlarımızdaki hızlı tren hattı üzerinde çalışmaların halen sürdüğü yerler bittiğinde Ankara-İstanbul arasındaki seyahat süresi 25 dakika daha azalacaktır. Sakarya’ya hızlı tren fabrikasını kurarak ülkemizin ihtiyacı olan tren setlerinin milli imkanlarla üretilmesini sağladık.
Adayları tanıttı
Mitingte önemli açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı konuşmanın ardından Sakarya’daki belediye başkan adaylarını tek tek yanına çağırarak Sakaryalılara tanıttı ve oy için destek istedi.
Sakarya’nın belediye başkan adayları şöyle:
Sakarya Büyükşehir: Yusuf Alemdar
Adapazarı: Mutlu Işıksu
Akyazı: Bilal Soykan
Arifiye: İsmail Karakullukçu
Erenler: Rahmi Şengül
Ferizli: İsmail Gündoğdu
Hendek: Turgut Babaoğlu (Cumhur İttifakı)
Geyve: Metin Atalay
Karapürçek: Ümit Bodur
Karasu: İshak Sarı
Kaynarca: Mustafa Özer
Kocaali: Turan Yüzücü
Pamukova: Fatih Akın
Serdivan: Osman Çelik
Söğütlü: Selçuk Kurt
Taraklı: İbrahim Pilavcı (Cumhur İttifakı)