Cumhurbaşkanı Erdoğan İstanbul’da seferberlik anlayışıyla çalışacaklarını belirterek, “Depreme dayanıksız yapıların hepsini dönüştürecek. 650 bin konutun dönüşümü 5 yıl gibi kısa süre içinde tamamlanacak” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin İstanbul Sultanbeyli ve Sancaktepe’de düzenlediği mitinge katıldı. Erdoğan, iki mitingte de gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunurken, yerel seçimlerde İstanbul yönetiminin önemine dikkat çekti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Sultanbeyli konuşması
Erdoğan Sultanbeyli’nde yaptığı konuşmada, bugün ebediyete irtihal eden kıymetli dava arkadaşları, AK Parti AR-GE ve Eğitim Başkan Yardımcısı Osman Karaaslan’a Allah’tan rahmet niyaz etti.
Genç yaşta kaybettikleri Karaaslan’ın partide farklı görevlerde bulunduğunu, davalarına samimiyetle hizmet ettiğini anlatan Erdoğan, Allah’tan Karaaslan’ı cennetiyle ve cemaliyle müşerref eylemesini dileyip, ailesine, sevenlerine ve camialarına başsağlığı dileğinde bulundu.
Katılımcıların, artık sonuna doğru yaklaşılan Ramazan-ı Şerifi’ni tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Allah’tan kendilerini ramazana ulaştırdığı gibi sağlıkla, huzurla ve esenlikle bayrama da eriştirmesini diledi.
Erdoğan, geçen yıl yapılan 14-28 Mayıs’taki seçimlerde, Sultanbeyli’nin Cumhur İttifakı’na milletvekilliğinde yüzde 64 ve Cumhurbaşkanlığında yüzde 67 oy oranıyla destek verdiğini aktararak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ahde vefanız ve kadirşinaslığınız için sizlere teşekkür ediyorum. Sultanbeyli’yle bizim aramızdaki gönül bağı çok eskidir hem de çok derindir. İstanbul’un yaşadığı çarpık şehirleşme sürecinin en ağır sonuçlarının görüldüğü yerlerden biri de Sultanbeyli’ydi. Anadolu’nun dört bir yanından yeni bir hayat kurmak için buraya gelen insanlarımız hep sahipsiz bırakıldı. Bu ilçemiz, bir dönem ülkemizdeki hak ve özgürlük gasplarının adeta sembol yeri haline getirildi. İnsanlarının sırf inançlarından, kıyafetlerinden, geleneklerinden dolayı taciz edildiği Sultanbeyli, vakur duruşuyla bu badireleri geride bıraktı. Bugün Sultanbeyli, İstanbul’un yıldızı parlayan ilçelerinden biri olarak, kendini istiskal edenlere adeta nazire yapıyor.”
“Mazlumlara her türlü yardımı yaptığımız için mimlendik”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilçe belediyesinin hayata geçirdiği projeler, yaptığı eser ve hizmetlerle Sultanbeyli’yi her geçen gün daha da güzelleştirdiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Bizim hikayemiz de Sultanbeyli’nin durumuyla farklı değil. Emperyalistlerin uzantıları, vesayetçilere ve darbecilere eyvallah etmediğimiz için önümüze tuzak üzerine tuzak kuruldu. ‘One minute’ diyerek masumlara uygulanan zulme karşı koyduğumuz tavır için ayrımcılığa maruz kaldık. ‘Dünya beşten büyüktür’ diyerek, küresel yönetim ve güvenlik sisteminin çarpıklıklarına itiraz ettiğimiz için ambargolara uğradık. PKK, FETÖ ve DEAŞ terör örgütlerini üzerimize saranlara teslim olmadığımız için pek çok acıyla sınandık. Gazze’de yapılan katliama en üst perdeden itiraz ettiğimiz, mazlumlara her türlü yardımı yaptığımız için mimlendik. Hamdolsun önce Allah’ın yardımı, sonra da Sultanbeyli’den, İstanbul’dan, milletimizden aldığımız güçle hepsinin üstesinden geldik, geliyoruz.”
“İstanbul kendine ortak kabul etmez”
Erdoğan, Türkiye Yüzyılı ile yeni bir döneme hazırlandıklarını, Türkiye Yüzyılı’nın aynı zamanda belediyecilik hizmetlerinde yapacakları tarihi atılımlarla şehirlerin de yüz yılı olacağını söyledi.
Mitinge katılanlara “Buna hazır mıyız?”, “Pazar gününe kadar buna hazır mıyız?”, “Pazar günü sandıkları patlatacak mıyız?” diye soran Erdoğan’a vatandaşlar, “Evet” yanıtını verdi. Bunun üzerine Erdoğan, “Ben Sultanbeyli’den gümbür gümbür bir sesin geleceğine inanıyorum.” ifadelerini kullandı.
Erdoğan, şöyle devam etti:
“İstanbul’da 30 yıl önce başlattığımız yerel yönetim hamlesi, maalesef son 5 yıldır durmuş, hatta ibre tersine dönmüştür. Şehri yönetmesi gerekenler İstanbul’dan başka her işle uğraştıkları için bırakınız yeni projeyi, devraldıkları yatırımları bile sürdürememişlerdir. İşte şu anda İstanbul’u yöneten büyükşehir belediye başkanının acaba Sultanbeyli’ye en ufak bir yatırımı oldu mu? Büyükşehir belediyesinden ne diyor, ‘Tam ileri.’ Ne tam ileri ya, sen tam gaz geri gidiyorsun. Sultanbeyli’yi bir defa hiçbir zaman kalkıp da sahiplenmedin ki. Ulaşımıyla, çevresiyle, depreme hazırlığıyla, sosyal belediyeciliğiyle İstanbul içler acısı bir hale gelmiştir. Lazım olduklarında, hava bozuk olduğunda ya tatilde ya cumhurbaşkanı yardımcılığı peşinde ya büyükelçilerle Sarıyer’de balıkta… Bu şehrin sorunlarını bunlar çözebilir mi? İstanbul’un yönetimi yarı zamanlı mesaiyle olacak bir iş değildir. İstanbul kendine ortak kabul etmez. Ya İstanbul’a hizmet ediyorsunuz ya da bu şehri ihmal ediyorsunuz ya İstanbul’a aşkla, tutkuyla bağlısınız ya da gönlünüzde başka hesaplar var. Bu şehir hiç kimsenin şahsi ihtiraslarının aracı, atlama taşı, basamağı, oyuncağı, finans kaynağı haline getirilemez.”
“İstanbul’un birinci önceliği depreme hazırlıktır”
Eyüp Sultan hazretlerinin uğruna surların dibinde can verdiği İstanbul’a böyle bir zulüm yapılmasına rıza gösteremeyeceklerini, Fatih Sultan Mehmet’in emaneti İstanbul’un bu hale düşürülmesine vicdanlarının el vermeyeceğini dile getiren Erdoğan, kentte yaşayan 16 milyon insanın vebali üzerlerindeyken yaşananlara seyirci kalamayacaklarını vurguladı.
Erdoğan, vatandaşlara, “Bunun için ne diyoruz, ‘Yeniden İstanbul.’ diyoruz. Ne diyoruz bunun için, ‘Sadece İstanbul.’ diyoruz.” şeklinde seslendi.
İstanbul’un beklentisi ve ihtiyacının çok olduğunu ama bazı hayati öncelikleri olduğunu da anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
“İstanbul’un birinci önceliği depreme hazırlıktır. Son dönemde bu konuda herhangi bir çaba, gayret, proje, icraat gördünüz mü? Hayır. Çünkü depreme hazırlık için kullanılması gereken kaynaklar bavul bavul, ne oldu? Dolar. Ne oldu? Avro ve bunlar bir yere götürülüyor. Peki nereye götürülüyor? Depreme hazırlık için sarf edilmesi gereken vakit, delege avlarında, DEM’le pazarlıkta. Bu DEM’i biliyorsunuz değil mi? Bizim Rize’nin çay demi değil, kazanma değil, kaybettirme hırsıyla hareket edenleri yemlemekte harcanıyor. Sanki İstanbul böyle bir tehditle karşı karşıya değilmiş gibi hareket etmekle bu tehlike ortadan kalkmıyor.”
“Depreme dayanıksız yapıların hepsini dönüştüreceğiz”
Miting alanına gelirken emniyete ne kadar katılım olduğunu sorduğunu ve cuma günü olmasına rağmen 40 bin kişi bulunduğunu öğrendiğini anlatan Erdoğan, “Maşallah, böyle bir cuma gününde 40 bin kardeşimle Sultanbeyli’de buluşmak bizim için hakikaten vefadır.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bilim insanlarının her gün “İstanbul’u depreme hazırlayın.” diye ikaz ettiğini, bu sebeple kendilerinin İstanbul’da afet bölgelerindeki gayretli çalışmalarıyla milletin takdirini toplayan Murat Kurum’u büyükşehir adayı olarak belirlediklerini aktardı.
İstanbul’a 5 yıl büyükşehir belediye başkanı olarak hizmet ettiğini hatırlatan Erdoğan, “Sonra beni nereye gönderdiniz? Başbakanlığa gönderdiniz, sonra Cumhurbaşkanlığı ve dediniz ki, ‘İstanbul emin ellere teslim.’ Ve bunu yaptık mı? Şimdi de emin eller, Allah’ın izniyle Murat Kurum kardeşimle ve tüm ilçe belediyeleriyle gerçekleşecek. Önümüzdeki 5 yılda İstanbul’daki depreme dayanıksız yapıların hepsini inşallah dönüştüreceğiz. Tam bir seferberlik anlayışıyla 650 bin konutun dönüşümünü inşallah 5 yıl gibi kısa süre içinde tamamlayacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
İstanbul trafiği
İstanbul’un ikinci gündeminin artık hayatı çekilmez bir hale getiren trafik olduğuna değinen Erdoğan, şunları söyledi:
“Ya şuraya doğru dürüst otobüs geliyor mu? Devamlı otobüsler ya yanıyor, buradaki ulaşım ne yazık ki yapılmıyor. Şimdi bütün bunlara karşı inşallah otobüslerimiz, metrobüsler olarak, otobüsler olarak, Sultanbeyli yeni bir döneme geçecek. Mevcut yönetim bizden devraldığı metro hatlarını bile yapamadığı, trafiği rahatlatacak başka projeler de geliştiremediği için şehir adeta kilitlendi. Ya bu öyle bir belediye başkanı ki şurada, Sancaktepe’de metro ile ilgili açılış yaptık. Orayı geldi, toprakla doldurdu. Ya sen nasıl bir belediye başkanısın? Nasıl bunu doldurursunuz? Bunu biliyorsunuz değil mi? Daha ne diyor bir de ‘Akıllı belediyecilik, tam ileri.’ Nasıl bir tam ileri? Sabah işe gitmek, akşam işten eve dönmek, bir yerden bir yere seyahat etmek, kayak yapmak, İstanbul sizin bu zevkinizi çekmeye layık mı? Ve İstanbul tam bir çile şehri haline geldi. Çekmeköy-Sancaktepe-Sultanbeyli metro hattının durak sayılarını yarıya düşürerek, sırf açmış olmak için ne yaptılar açtılar. Sultanbeyli’ye kadar ilerlemedikleri gibi uyduruk sebeplerle hastane önünden geçecek durakları iptal ettiler. Yani bizim dönemimizde başlayan diğer birçok proje gibi metro hattını da ellerine, yüzlerine ne yazık ki bulaştırdılar, beceriksizliklerinden. Hafriyat alanına çevirdikleri metro duraklarını saymıyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İBB Başkan adayı Murat Kurum ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile işbirliğinde İstanbul’un raylı sistem uzunluğunu 1000 kilometreye çıkaracaklarını söyledi.
Ayrıca Boğaz’ın altına yapacakları yeni tünelle, iki yaka arasındaki raylı sistem geçişlerini bir araya toparlayacaklarını kaydeden Erdoğan, İstanbul’un bir başka gündeminin de, engellisiyle, çocuğuyla, kadınıyla, yaşlısıyla, yoksuluyla bu şehrin dezavantajlı kesimlerinin sahipsiz kalması olduğunu dile getirdi.
Erdoğan, “Biz Murat Kurum kardeşimle merkezi idarede yaptığımız gibi, büyükşehirde de kimsesizlerin kimsesi olacak bir yönetim anlayışını hakim kılacağız.” dedi.
İstanbul’un diğer bir önemli ihtiyacının tarihi, kültürel ve insani zenginliğine uygun vizyonla çalışılması olduğunu dile getiren Erdoğan, “Haliç’i biz temizledik. Ayasofya’yı ibadete açtık. İstanbul Havalimanı’nı faaliyete geçirerek, Çamlıca Kulesi’ni ve Camii’ni yaparak, her iki tarafta pek çok abide eseri şehre kazandırarak bunun ilk adımlarını attık.” diye konuştu.
Alandakilere “Durmak yok. Yaparsa…” diye seslenen Erdoğan, vatandaşların “AK Parti yapar” diye karşılık vermesi üzerine “Yaptık mı? Gene yapacağız.” ifadelerini kullandı.
“Önümüzdeki dönemde İstanbul yeniden kendine değer katan böyle bir idareye kavuşacaktır”
Erdoğan, “Biz böyle şu andaki belediye başkanıyla değil, Cumhurbaşkanınız olarak tüm bakan arkadaşlarımla, hep beraber bu adımları attık, atıyoruz ve atacağız. İnşallah önümüzdeki dönemde İstanbul yeniden kendine değer katan böyle bir idareye kavuşacaktır.” diye konuştu.
İstanbul’dan uzak tutulması gerekenler olduğunu vurgulayan Erdoğan, yönetimi üzerinde yapılacak her türlü kirli pazarlığın bu şehri kirlettiğini söyledi.
İstanbul’u kirli pazarlıklardan uzak tutmak gerektiğini kaydeden Erdoğan, şunları söyledi:
“Şehir halkına hizmet için tahsis edilen kaynakları yağmalayıp başka amaçlar için deste deste savurmak bu şehri üzer. İstanbul’u üzmemek gerekir. Her semtini sevmeye bir ömür vakfedilen İstanbul’u işporta pazarına düşürmek bu şehre ihanettir. İstanbul’a bu kötülüğü yapmamak gerekir. Bu örnekleri daha olabildiğince çoğaltabiliriz. Siz hepsini ve daha fazlasını zaten biliyorsunuz. Biz İstanbul’un geriye saran eser ve hizmet filmini 2019’da kaldığı yerden tekrar başlatma yanında, şehri bu cendereden çıkarmaya da talibiz. Artık bu şehirde belediyecilik sosyal medyada değil, bizzat hayatın içinde yapılacak. Artık bu şehrin insanları ihtiyaç duyduklarında, belediye başkanlarının nerede olduğunu merak etmeyecekler. İşinin başında olduğunu bilecekler.”
“CHP’ye seçim kazandırmaya çalışanların söylemlerine itibar etmeyeceğiz”
“Siztem İstanbul” yaklaşımıyla şehrin tüm meselelerinin birbirlerini tamamlayıcı bir anlayışla çözüleceğini kaydeden Erdoğan, tüm bunları ve daha fazlasını 1 Nisan itibarıyla hemen hayata geçirmeye başlayacaklarını belirtti.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bunun için sizlerden 31 Mart’ta sandıkları sıkı tutmanızı, en küçük bir kayıp kaçağa meydan vermemenizi istiyorum. Buradan öyle bir ses vermenizi bekliyorum ki karşı kıyıdan bile duyulsun. Hazır mıyız? Sultanbeyli, yoldaşım, gönüldaşım, dava arkadaşım Sultanbeyli, 31 Mart’ta Türkiye Yüzyılı şehirleri için hazır mıyız? 31 Mart’ta Türkiye Yüzyılı şehirleri için kararlı mıyız? 31 Mart’ta gerçek belediyeciliği tercih ediyor muyuz? Bunun için seçim gününe kadar kapı kapı dolaşmaya var mıyız? Hanımlar, var mıyız? Gençler, var mıyız? Sultanbeyli ile birlikte İstanbul haritasının tamamını Cumhur İttifakı’nın renkleriyle boyamaya var mıyız? Rabb’im hepinizden razı olsun.”
Bunun için kalan 1,5 günün çok ama çok iyi değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
“Henüz kararını verememiş eşimiz, dostumuz, arkadaşımız varsa hepsine tek tek ulaşacağız. Bu seçimlerin önemini anlatacak, İstanbul’un bir 5 sene daha kaybetmeye tahammülünün olmadığını söyleyeceğiz. Kırgınlık varsa giderecek, yanlış anlaşılma varsa düzelteceğiz. Bir dönem bizim yanımızda oldukları halde şimdi sadece AK Parti’ye ve Cumhur İttifakı’na kaybettirerek, CHP’ye seçim kazandırmaya çalışanların söylemlerine itibar etmeyeceğiz. Hiçbir iddiası, elle tutulur hiçbir projesi olmayanlarla oyumuzu ziyan etmeyeceğiz. Basiret ve aklıselimle hareket ederek 31 Mart seçimlerinde inşallah şehrimiz ve ilçemiz için en hayırlı kararı vereceğiz. Ben Sultanbeylili kardeşlerime inanıyorum, güveniyorum. 31 Mart seçimlerinin şehrimize ve ülkemize şimdiden hayırlı olmasını diliyorum.”
Geçen 2 ayda 52 il ziyareti yaparak vatandaşlarla kucaklaştıklarını ve hasbihal ettiklerini dile getiren Erdoğan, aslında bu seçim dönemi az bile ziyaret yaptıklarını dile getirdi.
Çoğu zaman bu sayının 60’ı, 65’i bulduğunu ifade eden Erdoğan, “Bazıları bizim mahalli seçimler için niçin bu kadar koşturduğumuzu, çalıştığımızı, didindiğimizi merak ediyor. Biz ister genel seçim, ister mahalli seçim, ister halk oylaması olsun tüm seçimlere milletimizle ruberu, yüz yüze bir araya gelme fırsatı olarak bakıyoruz.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Sancaktepe’de
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Sancaktepe mitinginde halka hitap etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar:
Ramazan-ı şerifinizi tebrik ediyorum. Rabbim tuttuğunuz oruçları kabul eylesin. Fakir fukarayı daha fazla kollamamız gereken günlerden geçiyoruz. Filistin’den Suriye’ye kadar dünyanın birçok yerinde kardeşlerimiz ciddi sıkıntılar çekiyor.
İsrail’in zalim hükümeti Gazze’deki kardeşlerimizi katlediyor. Bu müstesna zamanlarda ellerimizi Gazzeli mazlumlar için ellerimizi semaya açıyoruz. İnsani yardımlarımızla da Gazzelilerin yanındayız. 41 tondan fazla yardımı uçaklarla ve gemilerle gönderdik.
İsrail üzerindeki baskıyı artırmak için yoğun çaba harcıyoruz. Canilerin hukuk önünde hesap vermesi için ne gerekiyorsa yapıyoruz. Birileri siyasi rant için gerçekleri çarpıtsa da biz Filistin devletinin dimdik yanında duruyoruz.
Kalbi Gazzeli mazlumlar için çarpan kardeşlerime seslenmek istiyorum. İçinize şüphe düşürmeyin. İnsanımızın Gazze hassasiyetini istismar etme peşinde koşan fırsatçıların, ahlaksız ve asılsız söylemlerine prim vermeyin.
“Türkiye tüm kurumlarıyla Filistin’in yanındadır”
Türkiye tüm kurumlarıyla Filistin’in yanındadır.İmkanlarımızın el verdiği ne varsa, tek bir eksik bırakmadan, hepsini yapıyoruz. Yapmaya da devam edeceğiz. AFAD ve Kızılay başkanımızla görüştüm ve yoğun bir şekilde bu yardımları ulaştırmanın gayreti içinde olduklarını kendilerinden öğrendim. Tayyip Erdoğan’ın verdiği mücadelenin şahidi Gazzeli kardeşlerimizin bizzat kendileridir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Vaatlerini unutan değil, verdiği sözü yerine getirecek başkanlar seçeceğiz
Türkiye Suriye, Somali, Karabağ imtihanını nasıl alnının akıyla verdiyse Gazze imtihanının gayreti içindedir. Bunda da başarılı olacağız. Filistinliler bağımsız devletine kavuşuncaya kadar durmayacağız. Vatanını koruyan Gazzeli yiğitlere terörist diyenlerin bize edecek tek kelamları olamaz. Filistin davasını kararlılıkla savunmaya devam edeceğiz.
Geçtiğimiz sene 14-28 Mayıs seçimlerinden bir gün önce sizlerle kucaklaşmış ve ahdimizi yenilemiştik. Allah razı olsun Sancaktepeli kardeşlerimiz bu sözlerinde sadık kaldılar. 31 Mart’ta bu sözü yeniliyor muyuz? Bugün Sancaktepe’de katılım 25 bin. Bizi bağrınıza bastığınız için her birinize şükranlarımızı sunuyorum. Türkiye’nin şahlanışını kimse durduramaz. Sizler bizimle olduğunuz sürece ülkemizin önünü hiçbir güç kesemez. Rabbim dayanışmamızı daim eylesin.
“Vaatlerini unutacak değil, verdiği sözü yerine getirecek başkanlar seçeceğiz”
Önümüzde kritik bir seçim var. Pazar günü bir kez daha sandığa gideceğiz. Şehrimize, ilçemize hizmet edecek yerel yönetimleri seçeceğiz. Vaatlerini unutacak değil, verdiği sözü yerine getirecek başkanlar seçeceğiz. Kararı sandıkta vereceğiz. Bir tarafta eser ve icraatlarıyla konuşanlar var diğer tarafta 5 yıl boyunca taş üstünde taş koymayanlar var. Reklama verdiği önemin 10’da birini depreme vermeyenler var. Karşımızdaki tablo bu kadar nettir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Filistinliler özgürlüklerine ve bağımsız devletlerine kavuşuncaya kadar durmayacağız
“İstanbul bir 5 sene daha kaybedemez”
31 Martta ilimizi yönetecek isimlerle beraber bu iki farklı anlayış arasında da bi tercihte bulunacağız. Her şeyi akıl ve vicdan terazimizde tartacağız. Kırgınlıkla ve öfkeyle değil sağ duyuyla meseleye yaklaşacağız. Kullanacağımız bir oy 5 senemizi etkileyeceğini unutmayacağız. İstanbul bir 5 sene daha kaybedemez. Ben Sancaktepe’nin tercihini gerçek belediyecilikten yana olacağına inanıyorum.
Biz bu aziz şehrin emanetini ilk kez bundan 30 sene önce devraldık. Büyükşehir belediye başkanı olarak 4,5 yıl boyunca şehrimize heyecanla hizmet ettik. Dağ gibi birikmiş sorunlara çözüm bulduk. İstanbul’u çamur belasından biz kurtardık. Şehrin kenar mahallelerinden başlayarak İstanbul’da yaşamanın çilesini değil mutluluğunu tattırdık. Kimsenin siyasi tercihine hayat tarzına karışmadık.
“Ülkemizin son 21 yılı Cumhuriyet tarihimizin altın devri”
Ülkemizin son 21 yılı yatırımlar açısından Cumhuriyet tarihimizin altın devri olarak kayıtlara geçmiştir. Sağlıktan savunma sanayiine her alanda ülkemize çok önemli başarılar yaşattık. Hangi şehrimize gitseniz eser siyasetimize zaten şahitlik ediyorsunuz. 81 vilayetimizin tamamı gerçekten büyük bir dönüşüme sahne oldu.
İstanbul ise çok farklı bir seviyeyi yakaladı. Marmaray’ı kim yaptı? Avrasya’yı kim yaptı? YSS köprüsünü kim yaptı? Kuzey Marmara Otoyolunu kim yaptı? Çamlıca kulesinden metro hatlarına pek çok yatırımı biz kazandırmadık mı? 4 bin 100 yataklı şehrin en büyük şehir hastanelerinden birini Sancaktepe’ye inşa ediyoruz.