Dünya genelinde yaklaşık 10 trilyon dolar yatırım yöneten ABD’li fon yönetim şirketleri Pimco ve Vanguard, seçimlerin ardından uygulanan ortodoks politikalar ve yüklü faiz artışları sonrasında portföylerine TL cinsi varlıkları ekledi.
Reuters’ın sorularını yanıtlayan iki şirket, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı seçimlerini tekrar kazanmasının ardından faiz artışını da içeren ortodoks para politikasına keskin dönüş yapılmasının ardından Türkiye’ye daha olumlu baktıklarını belirtti.
Pimco ve Vanguard aldıkları tahvillerin büyüklüğü hakkında bilgi vermese de bu yatırımlar, yabancının yıllar süren Türk tahvillerinden çıkışı sonrası tekrar oluşmaya başlayan “güvenin” önemli bir işareti.
Dhawan: Türk varlıklarına olumlu bakıyoruz
Yaklaşık 2 trilyon dolar portföy büyüklüğünü yöneten Pimco’da gelişmekte olan piyasalar yöneticisi Pramol Dhawan, “Harcamaları dizginlemek ve enflasyonu kontrol altına almak için finansal koşulların sıkılaştırılması ve varlık fiyatlarında bozulmaya yol açan düzenlemelerin kademeli olarak gevşetilmesi nedeniyle Türk varlıklarına, özellikle de TL cinsi varlıklara olumlu bakıyoruz” dedi.
Eisinger: Bir dönüm noktası gibiydi
Yaklaşık 7.5 trilyon portföy büyüklüğü ile dünyanın ikinci büyük fon yönetim şirketi Vanguard’ın yöneticilerinden Nick Eisinger da, geçen yılın sonlarına doğru “hedge etmeden” Türk tahvillerini portföylerine eklediklerini söyledi.
Gösterge tahvil getirilerinin Kasım’dan Aralık ortasına kadar 500-600 puan geriledikten sonra kısmen tekrar yükseldiğini kaydeden Eisinger, Türk tahvillerini aldıkları zamanı “Bir dönüm noktası gibiydi” diye tanımladı.
Yatırımcı talebi altı ayın zirvesinde
Mayıs ayındaki genel seçim öncesi 700 baz puana ulaşan Türkiye’nin kredi iflas primi (CDS), alışılagelmiş politikalara doğru geçişle birlikte başlayan düşüş ile 350 baz puanın altına gerilerken, yurtdışından yatırımcı talebi de geçen ay altı yılın zirvesine yükseldi.
Mayıs ayındaki genel seçimlere kadar politika faizini enflasyonun çok altında tutan ve TL’nin keskin değer kaybetmesine neden olan TCMB, yeni yönetimi altında Haziran ayında faiz artırımlarına başlarken Aralık’taki son artırımla birlikte toplamda 3,400 bp faiz artırdı ve politika faizini yüzde 42.5’e yükseltti.
Kaynak: Ekonomim