İktisatçı ve eski Hazine Müsteşarı Mahfi Eğilmez, Oksijen TV’de katıldığı bir programda, Hazine’de göreve başladığı yıllarda yaşadığı ilginç bir anısını paylaştı. Eğilmez’in açıklamaları sosyal medyada büyük yankı uyandırdı.
“Kasayı Açtım, İçinde Hediye Edilmiş Eşyalar Vardı”
Göreve başladığında Hazine’ye ait büyük bir kasanın anahtarını teslim aldığını belirten Eğilmez, kasayı açtığında devlete hediye edilmiş altın saat, halı gibi değerli eşyalarla karşılaştığını söyledi. Bu hediyelerin demirbaş listesine kaydedildiğini ve kişisel olarak kullanılmadığını ifade etti:
“Müsteşara hediye edilmiş ama alıp evine götürmemiş. Oraya zimmetlenmiş ve bırakılmış. Altın saat Ziya Müezzinoğlu’ndan kalmaydı, not yazılmış, kasaya konmuş. Halı hediye edilmiş, iade edilse ayıp olur diye hemen demirbaşa kaydedilmiş. Bu gelenek kurumun hafızasında vardı ve devredilirdi.”
Darphane’nin Hatıra Altınları ve Diplomatik Hediyeler
Kasada Darphane’nin hatıra altınlarının da bulunduğunu anlatan Eğilmez, bu altınların her birinin o dönem için 1000 lira değerinde olduğunu belirtti. Hazine’de bu tür eşyaların zimmetle devredildiğini vurgulayan Eğilmez, Japonya Maliye Bakanı’na bu altınlardan hediye götürdüğünü de ekledi:
“O zaman bile bu altınların değeri yüksekti. Tutanakla alınıp resmi bir şekilde hediye edilirdi. Öyle ‘altını aldım, istediğime verdim’ gibi bir durum asla yoktu.”
Kurumsal Geleneklere Vurgu
Eğilmez, anlattığı bu olayla yalnızca maddi değil, kurumsal anlayışın da devredildiğini vurguladı. Kamu yönetiminde şeffaflığın ve etik değerlerin önemini hatırlatan bu açıklamalar, sosyal medyada büyük takdir topladı.
Eğilmez’in bu nostaljik ve anlamlı paylaşımı, Hazine’deki kurumsal hafızanın ve geleneklerin önemini bir kez daha gözler önüne serdi.